İsminin yazılmasını istemeyen İstanbul’da yaşayan eski bir travesti arkadaşın günlüğünden paylaşılan kısa bir kesit :
Gün 1
Bugün bir kez daha makyajın büyülü dünyasına daldım. O renkli far paletleriyle oynamak, dudakları belirginleştirmek ve o gizemli bakışları yaratmak gerçekten beni mutlu ediyor. Makyaj sadece dış görünüşümü değiştirmekle kalmıyor, aynı zamanda içimdeki özgüveni de ortaya çıkarıyor.
Bugün sokakta yürürken, gözlerin üzerimde olduğunu hissettim. Bazıları nezaketle gülümsüyor, bazıları ise anlamlandıramadıkları bir şey olduğunu düşündüklerini belli ediyorlar. Ama ben, kendi ayak izlerimi izleyerek yürümeye devam ediyorum. Kim olduğumu hissediyorum ve bununla gurur duyuyorum.
Gün 5
Bugün dostlarla buluştuk ve bir kafede otururken saatlerce sohbet ettik. Arkadaşlarımın benimle olan desteği gerçekten değerli. Onlar beni olduğum gibi kabul ediyorlar ve içimdeki ruhu anlamaya çalışıyorlar. Hayatın zorluklarına rağmen, onların yanında olmak gerçekten güç veriyor.
Bu akşam için bir parti daveti aldım. Kostümümü seçmek için heyecanlıyım, çünkü bu tür etkinlikler benim özgünlüğümü kutlama şansı sunuyor. Kimi zaman dış dünya sınırlar koymaya çalışsa da, ben kendi sınırlarımı kendim belirliyorum.
Gün 10
Bugün kendime zaman ayırdım ve biraz meditasyon yaptım. Yaşamın koşuşturması arasında bazen kendime dönüp içsel dinginliği bulmak önemli. Kendimle barışık olmak, hayatımdaki dalgalanmalarla başa çıkmamı kolaylaştırıyor.
İstanbul’da bir travesti olarak yaşamak bazen zor olabilir. Toplumun beklentileri, önyargılar ve anlamayan bakışlar… Ama ben her sabah aynaya baktığımda kendime gülümsüyorum. Kendi doğrularımı yaşamak için her gün cesaret topluyorum ve bu yolculukta büyümeye devam ediyorum.
